Thursday, April 27, 2017

PSİKOLOJİK BAKIŞ AÇISIYLA SUÇ VE CEZA (türkçe)

Psikolojik bir imge olarak: Raskolnikov

Dostoyevsky sosyal, dini, politik sorunlar ile kesilen psikolojik eserleri ile bilinir. Suç ve Ceza eserinde ise, bana göre, Dostoyevsky adeta Alfred Hitchcock, Suç ve Ceza da derinlemesine psikolojik bir siyah beyaz filmi gibidir. Eserin içinde anlatılan olayları sadece dinlemekle kalmayız, her birine tanıklık ederiz. Bu durum da bizi sorumluluk hissi ile bırakır.

Psikolojik gerginlik kitapta iki ana nokta ile belirir. lk olarak kitabı okumaya baladıımızda Raskolnikov’un çaresiz ve madur olduunu örenerek balarız. Varlıksız ve cinayet faili bir adamdır. Okuyucu aynı zamanda baka karakterlerin de çöküünü fark eder; açgözlülük, alkolizm, azamet gibi durumlar karısında düte olan karakterler görürüz. Yine de okuyucu Raskolnikov’un cezası belirlenene dek, uzun sayfalar boyunca beklemededir. Raskolnikov’un düünceleri sallanmaya balayıp, Ivanova’yı ve kız kardeini öldürmeye karar verirken okuyucu bir tanık haline gelir. Dostoyevski’de suç ve ceza kavramları arasındaki boluklarla okuyucuda bit tanıklık gerginlii yaratır. Zaman ile katlanan gerginlik süresince Raskolnikov yalnız deildir, tanıkları, yani biz, yanıbaındadır. Raskolnikov, ailesi, ve inceleyenler yanında sessiz kalmaya mahkum birer tanık oluruz.

kinci psikolojik gerginlik Raskolnokov’un suçunu kabuslar, halüsinasyonlar, geriye dönmeler ile manifesto ettiindedir. Raskolnikov suçu ile ilgili açıldıkça okuyucu da aynı yükün azalmasını hisseder. Suç ve Ceza oldukça bedensel bir romandır. Fiziksellik ve beden, suç ve suçluluk duygusunun youn biçimde anlatılmasını güçlendirir.

Okuyucu olan biteni sadece izlemekle yetinmez, aynı zamanda yaar. Keder ve suçluluk altında güçsüz düünce okuyucu Raskolnikov’un hangi hislere yenik dütüünü bilir, paylaır. Suçu tüm detayları ile bilen tanıklar olarak ifade veremez ve cezayı paylaır durumdayızdır.
Cezanın ne olduunu örenmeyi beklerken, hukuka göre adaletin tecrübe edilen zihinsel keder ve ızdırap yanında çok hafif kaldıını anlarız. Raskolnikov ve çevresinde gerçekleen akıl oyunlarının zaten insanlık tarafından konmucezalar olduunu hissettirir. Kaçıolmadıını gösterir, hissettirir. Balıca [sosyal] bir cezadır.

Bir suçlunun karmaık düünceleri ve zihnini bize onun hareketleri, iletiimleri, kendi içerisindeki monologları ve St Petersburg sokaklarındaki rantları ile gösterir. Raskolnikov insanlarla balantı kurmakta, onlarla birlikte aidiyet hissini paylamakta güçlük çeker. “Jenerik” denebilecek insanın sorunlarının acınası ve tiksindirici olduunu hisseder. Bu ekilde birçok noktada izoledir. Raskolnikov bu ekilde insanları ikiye ayırır: “sıradan insanlar” ve “sıra dıı insanlar” olarak. Bu teorisine göre “sıra dıı insan” daha yüce bir amaç ile ilerler ve bakaları için geçerli olan hukuk onu ilgilendirmez; buna örnek olarak Napolyon’u kullanır. Ana karakteri tanıdıktan sonra bir noktada bu kategoriye aidiyet duymak için bu suçu ilediini düünmemek elde deil. Suçunu iledikten sonra cezasından sıyrıldıı takdirde “sıra dıı insanlarda” olduu gibi, herkes için geçerli olan hukuktan kaçabilecek ve “sıra dıı insan” olabilecek. Fakat Raskolnikov cezasından sıyrılmayı baaramaz. Vicdanı ve suçluluk duygusunun youn etkilerine yenik düer ve itiraf eder. Kendini en baından beri uzaklatırmaya çalıı duygularına yenik düer. Sonunda oldukça önemli bir deiim geçirerek insanlıını ve duygularını hissetmeyi kabul eder. Suç üzerine gidilen bu karanlık hikayenin sonunda bu ekilde Dostoyevsky ana karakter üzerinden varılan sükunet ile bir huzur bırakır.

Dostoyevsky roman boyunca ortada bir suç olmasına ramen, ana karakterin iniçıkılarına ramen onu önemsememizi ve belli noktalarda onunla özdelememizi salar, bizi bu yönde manipüle eder. Bu vesileyle duygularımızın ve onları kabul etmenin önemini vurgular ve uzaklamaya çalııldıı takdirde ne kadar tehlikeli olduunu görmemizi salar.


Motif olarak baskın olan bir fakirlik vardır. [Luzhin, polis memurları, Svidrigailov dıında] Neredeyse herkes fakirdir. Hatta fakirlik bu derecede iken aileleri bir araya bile getirir bir hal almıtır. -Raskolnikov ise fakirlii ile kendini uzaklatırmak için çabalar.- Fakirlik Sonya ve Dunya gibi karakterlerde balılık ve güçlerini göstermeye yardımcı olsa da Dostoyevsky için fakirliin olması belli sorunların üzerine gidebilmeyi kolaylatırır. Fedakarlıı ortaya çıkarmakta kolaylık salar.

İşlenen temalardan ilk olarak yabancılama görülür. Bata Raskolnikov’un gururu onu içinde bulunduu toplumdan ayrılmasına sebep olur. Kendini hiç kimse ile özdeletiremeyen, daha üstün (bahsedilen üstünlük manevidir.) bir kii olarak görür. “Sıra dıı insan” ya da bir “üstün insan” profili üstlenir. Kurallar ona ilememeli, hukuk onun için olmamalıdır. Bu ekilde dierlerini kendi emelleri için kullanılabilir kaynaklar olarak görür. Suçu ilemesinin sebeplerinden biri de kendi içerisinde bu üstünlüü kanıtlamak ve hukukun ona ilemediini görmek, göstermektir. Suçlarını iledikten sonra bu yabancılaması daha belirgin olur, kendisine yardımcı olmaya çalıanları da uzaklatırır. Sonucunda ise bir “üstün insan” olmadıını görür fakat yine de psikolojik teslimiyete boyun emez ve adaletin yerini bulacaını bir müddet daha kabul etmemeyi seçer. Son teslimiyeti akı Sonya içindir ve teslim olduunda kendini gördüekilden kurtulma ııını görür. Yabancılamasından kurtulmak için bir fırsat olduunu görür.

Kitapta ‘suç ve ceza’ kavramı beklenenin dıında ilenir. Suç ilk birkaç yüz sayfada gerçekleir fakat cezası epilogda, en sonda gelir. Odaklanılması gerekilen yer de bu sayede bave son noktalarından ziyade arasında gerçekleenlerdir – bir suçlunun derince ilenmipsikolojisi. Suçun nasıl ilendiini anlatmak yerine Dostoyevsky suçlunun hissettii duygular üzerinde durur ve tereddütler ile ilgilenir. Bunun üzerinde durarak dünyada verilen cezaların insanın kendi hislerinden aldıı cezanın yanında hiçbir önemi ya da aırlıı olmadıını gösterir. nsan psikolojisinin yapısından ötürü bu gibi durumda olan bir bireyin cezasını her ekilde çekmesi gerektii kanısına varırız. 

1. Rodion Romanovich Raskolnikov: 
smi Rusça ‘raskolnik’ kelimesinden gelir; “bölünmü”, “ayrılmı” demektir. Raskolnikov ile uyumludur çünkü karakteri de ayrımaya ya da yabancılamaya oldukça elverilidir. Gururu ve entelektüellii onu insanlıın geriye kalanını küçümsemesine neden olur. Roman boyunca çevresindekilerle ilikisi kendisini anlamamıza ve anlamasına yardımcıdır.
-hande


No comments:

Post a Comment